Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru
Anayasa şikayeti olarak da adlandırılan bireysel başvuru mekanizması, 12 Eylül 2010'daki referandum sonucunda kabul edilen 5982 sayılı Anayasa Değişikliği Kanunu ile Türk hukuk sistemine dahil edilmiştir. Bu başvuru yoluna ilişkin düzenlemeler, 1982 Anayasası’nın 148 ve 149. maddelerinde yer almaktadır.
Bireysel başvuru, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamında yer alan ve 1982 Anayasası tarafından güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerden birinin kamu otoritesi tarafından ihlal edilmesi hâlinde başvurulabilecek bir hak arama yöntemidir.
Kimler Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuruda Bulunabilir?
Gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişileri bireysel başvuru hakkına sahipken, kamu tüzel kişileri bu haktan yararlanamaz. Özel hukuk tüzel kişileri, yalnızca tüzel kişiliğe ilişkin haklarının ihlali nedeniyle başvuruda bulunabilirler.
Yabancıların bireysel başvuru yapabilmesi, yalnızca Türk vatandaşlarına tanınan haklar dışındaki temel haklarının ihlalleri ile sınırlıdır.
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Hakkının Kapsamı
Bireysel başvuru hakkı, kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddia edilen temel hak ve özgürlüklerin korunmasını amaçlamaktadır. Ancak her hak bu kapsama girmez; yalnızca 1982 Anayasası’nda güvence altına alınan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamında yer alan haklar bireysel başvuruya konu olabilir. Bunlar arasında:
- Yaşam hakkı,
- Adil yargılanma hakkı,
- Mülkiyet hakkı,
- Özel hayatın gizliliği,
- Düşünce ve ifade özgürlüğü gibi haklar bulunmaktadır.
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Şartları Nelerdir?
Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunabilmek için belirli koşulların sağlanması gerekmektedir. Başvurucunun doğrudan ve kişisel bir hak ihlaline maruz kalması, tüm idari ve yargısal yolları tüketmiş olması ve başvurunun anayasal açıdan önemli bir hak ihlalini içermesi temel şartlar arasındadır.
Bireysel başvuru, tüm hukuki yolların tüketildiği tarihten itibaren veya başvuru imkanı yoksa ihlalin öğrenildiği andan itibaren otuz gün içinde gerçekleştirilmelidir. Süresi içinde yapılmayan başvurular incelenmeden reddedilir. Haklı bir mazeret (mücbir sebep veya ağır hastalık) nedeniyle süre kaçırılmışsa, mazeretin kalktığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde başvuru yapılabilir.
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Süreci Nasıl İşler?
Başvuru, doğrudan Anayasa Mahkemesi’ne veya mahkemeler aracılığıyla, yabancı ülkelerde bulunanlar için yurt dışındaki büyükelçilikler veya konsolosluklar aracılığıyla, ceza infaz kurumlarında bulunanlar için Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığıyla yapılabilir.
Anayasa Mahkemesi, başvuruları ön inceleme, kabul edilebilirlik ve esas inceleme aşamalarında değerlendirir. Başvurular, geliş sırasına göre incelenmekle birlikte, yaşam hakkı ve insan onuru gibi acil konular öncelikli olarak ele alınabilir. Mahkeme, sürecin bir temyiz veya itiraz yolu olmadığını gözeterek, yalnızca temel hak ihlali olup olmadığını inceler.
Mahkeme, gerektiğinde bilgi ve belge toplayabilir, tanık dinleyebilir, bilirkişi atayabilir ve duruşma yapabilir. Ancak, bireysel başvurunun yapılması, kamu işleminin infazını durdurmaz. Tedbir kararı, yalnızca başvurucunun yaşamına veya fiziksel bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehdit bulunması halinde verilebilir.
Anayasa Mahkemesi’nin Bireysel Başvuruda Verdiği Kararlar
Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurulara ilişkin incelemelerini iki aşamada yürütmektedir. İlk olarak kabul edilebilirlik değerlendirilir. Komisyonlar, başvurunun gerekli şartları taşıyıp taşımadığını inceler ve kabul edilebilir veya kabul edilemez olduğuna karar verir. Kabul edilen başvurular, esas yönünden incelenmek üzere Bölümlere sevk edilir.
Bölümler, başvurunun esasını inceleyerek hak ihlali olup olmadığına karar verir. Eğer ihlal tespit edilmezse, başvuru reddedilir. İhlal tespit edilmesi durumunda Mahkeme, ihlalin nasıl giderileceğine ilişkin karar alır.
Mahkeme, ihlalin giderilmesi için yeniden yargılama yapılmasına karar verebilir. Bu durumda dosya ilgili mahkemeye gönderilir ve hızlıca sonuçlandırılması beklenir.
Yeniden yargılama gereksiz görülürse başvurucuya tazminat ödenmesine hükmedilebilir. Ancak tazminat miktarının belirlenmesi daha ayrıntılı bir inceleme gerektiriyorsa, genel mahkemelerde dava açma yolu gösterilebilir.
Başvurucu davasından feragat ederse, ihlal ortadan kalkmışsa veya başvurunun sürdürülmesini gerektiren bir neden kalmamışsa Mahkeme, başvuruyu düşürme kararı verebilir.
Mahkeme, benzer nitelikte birçok başvuru içeren sistematik sorunları ele almak için pilot karar niteliğinde içtihadi kararlar verebilir.
Mahkemenin kararları kesindir ve yasama, yürütme, yargı organları ile gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Esasa ilişkin kararlar Anayasa Mahkemesi’nin internet sitesinde yayımlanırken, ilkesel önem taşıyan bazı kararlar Resmî Gazete’de de yayımlanır.
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvurunun Kötüye Kullanımı
Bireysel başvuru hakkının açıkça kötüye kullanıldığının belirlenmesi durumunda, incelemenin her aşamasında başvuru reddedilir ve başvurucuya -yargılama masraflarına ek olarak- en fazla iki bin Türk Lirası tutarında disiplin para cezası verilebilir.
Sonuç
Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru, temel hak ve özgürlüklerin korunması için önemli bir hukuki mekanizma olup, belirli şartlar dâhilinde kullanılabilmektedir. Başvuruların usulüne uygun şekilde ve süresi içinde yapılması büyük önem taşımaktadır. Mahkeme, başvuruları titizlikle inceleyerek ihlal tespit etmesi hâlinde, yeniden yargılama veya tazminat gibi çözümler sunmaktadır. Ancak, bireysel başvuru hakkının kötüye kullanımı, disiplin para cezasına yol açabilmektedir. Bu nedenle, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kaybına uğramamak için hukuki destek alınması tavsiye edilir.